Samsun ne çektiyse, aslına bakarsanız içerdeki kısır çekişmeler, bazılarının tuttuğu köşe başlarını bırakmaması ve tüm bunları oluşturduğu sahipsizlikte çekti.
Bunu yıllardır dile getiriyoruz ama ‘Bananecilik’ nedeniyle ne çözüm bulabildik, ne de istediklerimizden sonuç alabildik.
O nedenle bu kent işsizler kenti oldu, buna paralel olarak asayiş olaylarının arttığı üçüncü sayfa haberlerine konu olan bir yaşam alanına dönüştü.
Böylesine işsizliğin olduğu bir kentin gençleri uyuşturucu, hap ve suç bataklığına da kolay çekildi elbette.
Çoklu olumsuz gerçeklerin biraraya gelmesi bir bakıma bu kentin kaderi haline geldi.
Ne istediğini bilmeyen Samsun kaybettikçe sessizleşti, kaderine razı oldukça, elindekiler tek tek alınmaya başladı.
Aslında TELEKOM Bölge Müdürlüğü’nün Samsun’dan götürülmesi olayı gözümüzü açtı diyebiliriz.
O nedenle milat olarak nitelendiriyorum.
Çünkü bu kent yatırım alamazken bir de olanları kaybetmeye başlayacağını o olayla gördü.
Kimse sahip çıkmaz bu olaya denildiği sırada diğer anlamıyla ‘Şerden, hayır çıktı’.
Aslında Samsun’un vurdumduymazlığı nedeniyle yapılmak istendi belki ama ‘tam tersi oldu’.
Samsun ‘adeta masaya yumruğunu vurdu’
Alamazsınız, alın da görelim dedi.
Vermedi sonuçta.
Hatta bir uyanış hareketinin başlamasına da vesile oldu, denilebilir.
Şimdi dikkat ediyorum, kentimizin insanı ‘Anında birliktelik oluşturabiliyor’.
Yorumlara bakıyorum, gençler, kamu görevlileri, akademisyenler, Samsunspor taraftarları, işsizler, hatta Samsun’dan bir şey olmaz diyen umutsuzlar bile ‘Birlikten kuvvet doğar’ diyebiliyor.
Önceleri paylaşımlarımda, köşe yazılarımda ‘Uğraşma olmaz o iş diyenler’, şimdi ‘olabiliyormuş devam’ diyor.
Özellikle hemen her yazısında farklı illerin kazanımlarına kızanlar, ‘Biz istemedik, bastırmadık ki’ Samsunlu olarak’ diyebiliyorlar artık.
Yani Telekom bir düşünceyi yıktı.
‘Samsun gerçekten isterse, koparır alır’ öz güvenimizi yeniden oluşturdu.
İnanın bazı yerel yöneticilerimiz konusunda ne kadar şanssızsak, talihsizsek, en zor dönemizi yaşıyorsak, özellikle Samsun Valisi Doç. Dr. Zülkif Dağlı’nın bu dönemde Samsun’da olması açısından da o kadar şanslıyız.
Başka kamu görevlileri de var aynı doğrultuda.
Ama ‘varlığı zarar, etkisiz olanlar da’..
Bizler ‘katkı verenlerle yolumuzu yürümeliyiz’.
Bu dönemi ‘iyilerle’ değerlendirmeliyiz.
Ayrıca siyasilerimiz konusunda ‘Ben de zaman zaman tepki göstersem de’ bazılarının arkasında halk desteği olduğunda neler başarabileceğine defalarca şahit oldum.
Hepsi için aynı şeyi söyleyemem.
İsim vermem de doğru olmaz.
Zaten Samsunlular her şeyin farkında.
Kimsenin elinde sihirli değnek yok.
Biz bastıracağız, ne istediğimize karar vereceğiz, onlar da o güçle mücadele verecekler.
Kımıldamayan, iş yapmayanı da göndereceğiz ilk sandıkta.
Olay budur.
Zor mu, zor ama kararlılık önemli.
Bakın Adli Tıp Kurumu konusunda sizlerle gelişmeleri paylaşıyorum ama bazılarını inanın ‘Yazılmamak kaydıyla’ aldığımdan bekletiyorum.
Adli Tıp ile ilgili bakanlıkla ilk temas gece 01.30’da oldu desem inanır mısınız?
İnanın.
Samsunlunun sosyal medya üzerinden birlikteliği ‘harekete geçirdi siyasileri’.
Yazışmalar o saatte başladı.
Bir ertesi gün hafta sonu olmasına rağmen konunun takibi başladı ve Bakan Abdülhamit Gül’e projenin tüm aşaması, detaylarıyla kendi ekibi tarafından ulaştırıldı.
Bu konuda tüm iktidar milletvekillerine teşekkür ediyoruz.
Muhalefet milletvekilleri de gereğini yapacaktır inancındayım.
AK Parti Milletvekili Fuat Köktaş, tüm Samsun milletvekili arkadaşları adına adeta işin sekretaryasını üstlendi.
Samsun Valisi Dağlı da ve Cumhuriyet Başsavcısı da konunun takibine başladı.
Yani süreç her yönden hızlandırıldı.
Bizler de sizlerle birlikte aşamaları takip edip, konunun sonlandırılması için birlikteliği devam ettireceğiz.
İnşaat başladığı zaman hepimiz rahatlayacağız.
O nedenle bu kentin geleceği için hepimiz taşın altına elimizi koyup, mücadele etmeliyiz.
Çok sorunumuz var biliyorum.
Türkiye’nin en pahalı suyunu içiyoruz, canımız yanıyor.
Zimmet, rüşvet iddiaları, pazarlık usulü ihaleler.
Virüs yayılımında birinci sıradayız.
Hepsine bu hafta yer vermek gündeme taşımak şart oldu.
Çünkü görüyorum ki alışkanlıklar bitmiyor.
Hep birlikte çözüm arayacağız.
Yanlışın karşısında durup, ortak payda Samsun diyerek, çözüm aramak bu kentin ortak aklı olmalı.
Bakın görün o zaman, işler nasıl değişiyor.
Masal anlatanlar, artık gerçekliğin peşinde koşan Samsun’a ‘hizmet verebilmek için’ adeta yarışırlar.
Boş lafa hepimizin karnı tok.
Samsun’u güzelleştireceğiz diyerek’ var olanı yok edenlere ‘hesap sormalı bu kent’.
Ben yaptım oldu zihniyetine ancak böyle son verebiliriz.
‘Samsun’a kimi koysam seçilir dönemi de ancak böyle son bulur.
Samsunluyu hesaba koymayanlar yanılır.
İnanın.
Adli Tıp Kurumu için çalışmalar hızlandı. Konu Bakanlık gündemine getirildi.
Milletvekili Fuat Köktaş
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül
Vali Zülkif Dağlı