Okulların açılması velilerin büyük çoğunluğunu korkutmaktadır.
***
Bilimin, teknolojinin ve tekniğin sürekli geliştiği dünyada, bir salgın hastalığına insanlığın teslim olmayacağına inanmaktayım.
Bilimin ve bilim insanlarına olan inancım bu konuda hiç sarsılmadı.
***
Bilim, Koronayıda, gelecek başka koronolarında, insanlığa zarar vermesini önleyecek güce sahiptir.
Bunu söylerken, nasıl olsa bilim var, buna nasıl olsa bir çare bulur diyerek vurdumduymazlığa pirim verdiğimiz de sanılmasın.
Bilimin önerdiği önlemleri toplum olarak yerine getirmeliyiz.
***
“İlim ilim bilmektir, bilmek kendini bilmektir, ya sen kendini bilmezsen ilim ne demektir” sözü toplumsal sağlığın korunmasında güç birliğinin önemini göstermektedir.
***
Tüm bunlar tartışılırken, salgının hız kesmeden gittiği ve yayıldığı bir dönemde okulların açılmasının tartışılması tabidir ki gereklidir.
Ancak kurallara uymamanın yaygın olduğu bu dönemde, okulların açılması meselesi doğru tartışılmalıdır.
Salgının kontrol altına alınması noktasında gerekirse okulların açılamayacağı da bilinmelidir.
***
Neticede çoğumuzun eğitimde sene kayıplarımız olmuştur. Bu, dünyanın ve eğitimin sonu demek değildir.
***
Okulların çocuklarımızın ve toplumun sağlığı pahasına açılması da doğru değildir.
***
Özel okul sahiplerinin seslerini yükselttiği, kira yardımı ve devletten destek istedikleri, öğretmenlerine maaşlarını veremediği bir dönemde, önce çocuklarımızın düşünülmesi gerektiğinin altını çizmek durumundayız.
Sosyal devlet işte bu günlerde varlığını göstermek durumunda ve mecburiyetindedir.
***
Ya okulların açılması konusunda velilerin kafasında acaba çocuğuma bir şey olur mu korkusunu kaldırmak durumunda olunduğunun bilinmesi gerekmektedir.
Bu yönetenlerin önemli görevlerindendir.
En önemli değerlerimiz çocuklarımızdır, gelecek onların sırtında gelişecektir.
Bu unutulmamalıdır.