Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz zamanının büyük bölümünü mahkeme kapılarında geçiriyor, bir davadan ötekine koşsa da bireysel zarar görmediği için hukuksuzluğu sürdürmeye devam ediyor. Başkanın ne kendisi durdu, ne de mahkeme başkanı durdurdu. Bugün sorgulandığı dava başkanın ilk davası değil; ancak son davası olabilir, başkan durdurulabilir.
Paralel Yapılanma’ olarak adlandırılan ve Milli Güvenlik Kurulu’nca öncelikli tehdit görülen yapılanmayla ilgili sürdürülen soruşturmadan ve de ‘başkanların yumuşak karnı’ olan imar yolsuzluğundan sessiz ve sedasız saatlerce sorgulandı. En meşhur gangster Al Capone, yüzlerce cinayetten, milyarlarca dolarlık vurgunlardan tutuklanamadı, ama vergi borcudan tutuklandı. Birçok usulsüzlük üzerinden başkanlara ulaşılamazken, imar usulsüzlüklerinden doğrudan başkanlar sorumlu tutuluyor.
Eskiden rüzgar arkadan esiyordu, şimdi yön değiştirdi; karşıdan esiyor. Bu durum zor olan davayı daha da zorlaştırıyor. Böyle zamanlarda ne tarafa dönülürse dönülsün, sırt arkada kalır.
1)Başkan Yılmaz, ‘6 numaralı fueloil’ ve de diğer fosil yakıtlarla çalışan santrale kolaylık gösterdiği için, -havayı ve çevreyi kirleten kuruluşların zararından- bu firmaların kurulmasına kolaylık sağlayan, onay veren, çalışmalarını denetlemeyen, zararlarını engellemeyenler gibi sorumlu tutuluyor.
2)Büyükşehir Belediyesi Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz ve yöneticilerine yönelik ‘A Takımı’ adıyla düzenlenen operasyon sonucunda 3’ü belediye yöneticisi 4 kişi tutuklanırken, aralarında Başkan Yılmaz’ın da bulunduğu 39 sanık hakkında Samsun 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘2004 ile 2007 yılları arasında ihaleye fesat karıştırmak, rüşvet vermek, zincirleme şekilde cebri irtikap, icbar suretiyle irtikap, zimmet, rüşvete aracılık, suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama ve bu suçlara iştirak’ suçlarından 49 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Operasyonu başlatan Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Gökçınar tenzili rütbeyle Balıkesir’e atandı. Başsavcının gitmesiyle tüm şehri ilgilendiren davaya ilgi düştü. Köprünün altından çok su, üstünden çok insan geçmti. Uzun süren duruşmalarda davacılar bir bir davalarından vazgeçtiler, kendilerinin yalancı olduğunu söylediler. Mahkeme takipsizlik kararı verdi. Başkan Yılmaz, ‘Bizi de tutuklayacaklardı da utandılar’ dedi. ‘Hesabı ak olanın alnı pak olur.’
Delilleri karartma ihtimaline rağmen Başkan Yılmaz, görevden alınmamış ve hakkında soruşturma izni istenmemişken, davanın açılışından 6,5 yıl sonra, görevini kötüye kullanmaktan soruşturma izni istendi. Hala daha da bu davadan istenen soruşturma izni verilmedi.