Geçtiğimiz hafta Perşembe sabahı tüm Türkiye, Samsun’da ki ATATÜRK’ÜN ONUR ANITI’NIyıkmak amacıyla yapılmış bir saldırı şoku ile sarsıldı.
Samsun’un adının Türkiye gündeminde sıkça 3. Sayfa haberleri ile anılması, bu kente yaşayan ve Samsun’u seven hepimizi derinden üzüyordu.
Ama bu kez yaşanan olay sadece Samsunluların değil, bu ülkenin kurucusuna olan sevgisi ve özlemi her geçen gün biraz daha artan tüm Türkiye’de büyük bir tepki ve üzüntü yarattı.
Fakat bu ANIT Samsunlular için çok daha büyük bir önem taşıyordu. O nedenle de tepkisi çok büyük oldu. Olayın duyulduğu andan itibaren ONUR ANITI’ NIN bulunduğu Atatürk Parkını dolduran her yaştan Samsunlu, onurumuz dediği Atatürk Heykeline sahip çıktı.
Bu yazımı yazarken olayın 4. Günüydü ve aynı kalabalık Samsun Onur Anıtı’n da tuttuğu nöbeti sürdürüyordu.
Şurası unutulmamalıdır ki, Samsun insanı çok sabırlı ve vatan sevgisi nedeni ile kolay kolay ortamı germezdi.
Ama bu kez yapılan saldırının, bu ülkeyi seven herkesin ortak değeri olan Mustafa Kemal Atatürk’e yapılması Samsunluların sabrını taşırdı.
Gördüğüm kadarı ile bu kez, Samsunluların bam teline bastılar.
Bu eyleme kalkışanların kim oldukları da beni hiç ilgilendirmiyor.
Çünkü biliyorum ki, ülkemizde bu anlayışta beyni yıkanmış çok sayıda tetikçi var.
Şimdi tüm Samsunlular gibi ben de, bu tetikçilerin arkasında kim veya hangi gurupların olduğunun açıklanmasını bekliyorum.
Son yıllarda yargının kararlarını bağımsız veremediklerini biliyor olsam da, bu konuda daha duyarlı davranacaklarına inanmak istiyorum.Bekleyip göreceğiz.
*******************************
Bilindiği gibi Atatürk düşmanlığı, 1950 sonrası hız kazanmış ve son vatan toprağını işgalcilerden kurtararak bizlere üzerinde özgürce yaşayacağımız bir vatan ve çağdaş bir Devlet bırakan Mustafa Kemal Atatürk’e karşı, yalanlarla donatılmış bir karalama kampanyası başlamıştır.
Son derece stratejik bir bölgede bulunan ülkemiz üzerinde sadece bazı komşularımızın değil, dost dediğimiz çok sayıda Avrupa devletininve ABD’ nin, bu ülkeyi karıştırmaya çalıştıkları bir gerçektir.
1923’ de yeniden kurulan Türkiye CumhuriyetiDevleti’nin,halkını birlikte huzur içinde yaşamasını sağlayan iki bağlacı vardır.
Bu ortak paydalarımızdan birisi dinimiz, diğeri de Mustafa Kemal Atatürk sevgi ve saygısıdır.
Önce mezhep farklılarımızı kullanarak halkımızı inançlarımız üzerinden ayrıştırmayı ve kavga ettirmeyi denediler.
Çorum ve Maraş’ta silahlı çatışmalar yaratarak ve Sivas’ta insanları diri diri yakarak denediler. Başaramadılar.
Şimdi de,Mustafa Kemal Atatürk’ün huzur ve güven içinde yaşamamızı sağlayan, demokratik Laik Hukuk düzeni ile ilgili ilkelerini yıkmayı deniyorlar.
- Ülkemiz üzerinde hesabı olan ülkelerin, hem içimizden devşirdikleri, hem de kendi ajanları ile ülkemizi karıştırmaya çalıştıkları bilinmektedir.
- Başta İngiliz ajanları olmak üzere, çok sayıda yabancı ajanın ülkemizi karıştırmak için Osmanlı Döneminden beri tarikatlara destek verdiği, tarihçiler tarafından kayıtlara geçirilmiştir.
Bu bağlamda;
ABD, ülkesinde beslediği FETÖ suç örgütüyle, ülkemizin laik düzenini yıkarak yerine kuracakları şeriat düzeniyle, ülkemizi demokrasiden uzaklaştırmayı denediler.
FETÖ Örgütü, içimizde ki siyasetçilerin desteği ile tabanda din eksenli olarak öylesine güçlendi ki,onların taraftarları günümüzde debaşka cemaatlere yerleşerek faaliyetlerini sürdürüyorlar.
İşte bugün,FETÖ’NÜN boşluğunu dolduran bu tarikatlar, kontrollerine aldıkları din eğitimi verme iddiasında ki bazı kurumlarda çocukları ve gençleri yalan, yanlış bilgilerle donatarak,Cumhuriyet ve Atatürk karşıtı haline getirdikleri bir kuşak yarattılar.
Asıl göz ardı edilen ve dikkat edilmesi gereken tehlikede budur.
*******************************
Gelelim yeniden Samsun’da yaşadığımız son saldırı olayına;
Son saldırıda ki en önemli konu, Onur Anıtı’nın korunması ile ilgili bir eksikliğin olup olmadığı konusunun açığa çıkartılması ve varsa bu boşluğa neden olanların cezalandırılmasıdır.
Samsunlular için çok önemli olan bu ANITIMIZINiyi korunmadığı ve yeterince ışıklandırılmadığı yönünde önceki yıllara dayalı endişelerim vardı.
Bunu, altıbuçuk yıl önce yazdığım ve bu köşede 10.05.2015 yılında yer alan köşe yazım ile kamuoyuna duyurmuştum.
Ne yazık ki, geçen süreçte hiçbir düzenleme yapılmadı ve sonunda hepimizi üzen bu şanssız olay yaşandı.
O köşe yazımın bir bölümü ile yazımı noktalamak istiyorum.
LÜTFEN! SAMSUN’UN ONUR ANITI’NA BAKAR MISINIZ?
Kentler sahip oldukları tarihi geçmişlerini yansıtan bir olay veya o kentle anılan bir yapıtla tanınırlar.
Samsun ise, Milli Mücadele’nin ilk adımının atıldığı “19 Mayıs Kenti” Olarak tanınır.
19 Mayıs 1919 sabahı bu ateşi yakmak üzere Mustafa Kemal Paşa, onsekiz silah arkadaşı ile Samsun’a çıkıyordu.
Samsunlular da, sonu zaferle biten bu mücadelenin ilk adımının atıldığı kent olma onurunu kendisine sunanAtasına, saygı ve şükranlarının bir ifadesi olarak Türkiye’de ki en güzel Atatürk Anıtını yaptırma kararını alıyordu.
Samsun Halkı aralarında topladıkları parayla Atasına yakışacak güzel bir heykel yaptırmak üzere, 1928 yılında Avusturyalı ünlü Heykeltıraş Heinrich Krippel’e sipariş veriyordu. 1931 yılı sonlarında tamamlanan heykel, 15 Ocak 1932 yılında yapılan muhteşem bir törenle açılıyordu.
Açılışa katılamayan Mustafa Kemal Atatürk, Samsunlulara teşekkürlerini şu satırlarla iletiyordu.
“Muhterem Samsun halkının şahsıma karşı besledikleri asil duyguların kıymetli bir tezahürünü bildiren telgrafınızdan pek mütehassis oldum. Teşekkür, muhabbet ve selamlarımın muhterem halka arzını rica ederim."Mustafa Kemal Atatürk
Kaidesinin dört yüzünde Milli Mücadele’den figürlerin de yer aldığı bu muhteşem Onur Anıtı’nı, o dönemin zor şartlarında yaptırma başarısını gösteren Samsunluların çocukları olarak, bu anıta yeterince sahip çıkamadığımızı üzülerek görüyorum.
Samsun’a gelen ziyaretçilerin ilk görmeye gittiği ve önünde anı fotoğrafları çektirdiği Onur Anıtı’nın bakımsız hali, cılız ışıklandırması ve özensiz çevre görüntüsü Samsunumuza yakışmıyor.
Her milli bayram da tüm protokolün katılımı ile bu Onur Anıtı’nın önünde tören yapılıyor olmasına rağmen, bu bakımsızlığa göz yumulmasını da anlamakta sıkıntı çekiyorum.
Şimdi sormak istiyorum;
Bu heykel çevresinin peyzajının yeniden düzenlenerek, göze hoş gelen bir çiçeklendirme neden yapılmıyor?
LED ışıklandırma teknolojisi ile özel binaların dahi görüntüsünün değiştirilebildiği bir ortamda, ONUR ANITIMIZI eski tip birkaç zayıf ışıklı spota mahkûm etmek nasıl bir iştir?
Onur Anıtımızın bakımının, temizliği ile ışıklandırmasının ve çevre düzenlemesinin yenilenerek, Atamıza ve Samsun’a yakışır hale getirilmesi için gerekli çalışmanın başlatılmasını diliyorum?
*********************************
Umarım, son olay yetkililere bir uyarı olur ve altıbuçuk yıl önce dikkat çektiğim Onur Anıtımızın bakımsızlığının giderilerek, yeterli güvenlik önlemleri kısa sürede alınır ve Samsunluların endişeleri de giderilir.
Anıtımıza yapılan saldırıyı şiddetle kınıyor ve dört gündür Anıt alanında toplanarak nöbeti sürdüren tüm Samsunlulara ve ilk gece yarattıkları meşaleli nöbet eylemi ile Samsunluların Anıtına sahiplenmesini, tüm Türkiye gündemine oturtan Samsunspor taraftarlarına teşekkürlerimi sunuyorum.
Kaleminize sağlık. Her şeyi anlatmışsınız. Bu sefer belki dikkate alırlar. Emekli olmadan önce sizden alıp Genel Müdürümüze hediye ettiğimiz o özel Atatürk Anıtı geldi aklıma. Sağolun varolun.