CHP bir de kaynak bulsa; seçim beyannamesinde ölümden başka her şeye çare var. Aslında birçok kişinin ölümüne neden olan işsizlik, yoksulluk gibi sorunlar çözüldüğü için, ölüme de çare var. Eksiği yok; kaynaktan başka. Eksiksiz; tam (full) paket; herkes kendini buluyor. Aslında bu kadarı da seçmende karşılık bulur.
‘Hatalı sollama yapanların %80’i kaza yapıyor’ dersiniz, sürücü ‘ben %20’ye girerim’, ‘AİDS (Hiv)’in %99 ölüm tehlikesi var’ dersiniz vatandaş ‘Ben %1’e girerim’ derken yılbaşında aldığı bilete büyük ikramiye çıkma ihtimali 30 milyonda bir olduğu halde kendisine çıkacağına inanır. Bizim vatandaşımız inanacağı şeyin,olup olmayacağından çok, işine gelip gelmeyeceğine bakar. Kılıçdaroğlu’nun ‘bilmediğiniz konularda konuşmayın, beyanname dışındaki sorulara cevap vermeyin’ uyarısı yerinde bir uyarı. İktidar partisinde 3 yanlış bir doğruyu götürürken, muhalefette bir yanlış bin doğruyu götürür. Bu açıdan değerlendirildiğinde CHP’nin en iyi seçim beyannamesi diyebiliriz. İnandırıcılığı artırılınca süper paket.
Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SODEP) Genel Başkanı Necdet Calp, Türkiye’nin sorunlarını saydıktan sonra çözüm önerileri sorulunca; ‘İktidara gelince düşünürüz’, Rahmetli Erdal İnönü ise ‘ Çözüm önerilerini söylemem, rakiplerimiz kopya çeker’ dediği için seçmenden beklenen karşılığı görmediler.
Bakan, 'Oyum CHP'ye'
Maliye Bakanı vaatleri tek tek sayarak bütçeye maliyetinin karşılanamayacağını, kaynak gösterilmesi durumunda kendisinin de CHP’ye oy vereceğini söyledi.Bence de değirmenin suyu nasıl sağlanacak? Hangi kanal açılacak, hangi kanal kapatılacak, hangi hortum, nasıl kesilecek, nereye, nasıl bağlanacak? Açıkça ifade edilmeli. CHP bu beyannameyle ilk defa aksiyoner duruma geldi. Aksiyoner olan Ak Parti reaksiyon gösterip programı eleştirmek zorunda kaldığına göre; yol doğru ancak yapılacak çok işi hala var.
CHP Genel Merkez Yöneticileri seçimden sonra telefonlarını kapatırlar mı diye soruluyor, 'hayır, 24 saat açık olacak’ diyorlar. Bazen açık telefona ulaşmak kapalıdan daha zor olabiliyor.
Dominos aldattı
Çiftlik Dominos yaptığı reklamda üç pizzayı 21 liraya eve göndereceğini taahhüt ediyordu. Müşteriler sipariş telefonunun açık bırakıldığını ve ulaşamadıklarından şikayet edince ısrarla cepten aradım evet, kesintisiz bir saat aramama rağmen hep meşgul çaldı. Genel sipariş hattını aradım. Şubenin telefonunun açık kaldığını kendileri söyledi. Üç orta boy karışık pizza siparişi verdim. Görevli ücreti sormadığım halde 45 liradan olarak söyledi. ‘Hayır, sipariş verdiğim ürün kampanyalı’ dedim. Görevli, kampanyalı ürün farklı (düşük kalite) dedi. ‘Olsun ben o ürünü istiyorum’ dedim. ’45 liradan satılan ürünü alırsanız, siparişinizi alırım aksi durumda alamam’ dedi görevli. Ürünü şube getirecek, parayı şube alacak siz aracılık yapacaksınız siz siparişi verin ben şubeyle anlaşırım desem de kabul etmedi.
Telefon kayıtları ortada
Benim telefonum burada, onların telefonu kendilerinde, kayıtlara bakılsın. Dominos, müşteri memnuniyetini yok saydı, telefonu açık tutarak iletişimi engelledi, müşteriyi boşu boşuna meşgul etti, vaadini yerine getirmedi, kandırdı. İletişim telefon kapatılarak da sürekli açık tutularak da kesilebiliyor.
Putperestlik hortladı
Zile’de Müftülük Kutlu Doğum haftası etkinliği olarak açık durumda Kuran’ı Kerim motifli yaş pasta yaptırmış ve sonra kesip yemişler. Hiç kimse itiraz etmemiş.
Hazreti Ali, yolculuk sırasında kendi kendine gülmüş. Etrafındakiler anlam verememiş ve neden güldüğünü sormuşlar. Hz Ali, ‘buradan her geçişte aklıma gelince gülerim. Müslüman olmadan önce putperestlik dönemimde yolculuk esnasında bizi korusun diye helvadan tanrılar yapardık, ancak acıkınca burada mola verir, yaptığımız tanrıları yerdik’ demiş.
Yaptığı Kuran’ı yiyen müftünün bundan farkı ne? Atatürk’ün sözlerine değil; gözlerine bakanlar,fikirlerini değil; heykelini yaşatanlar Atatürkçülüğü yok etti. Kuran’ın emirlerine değil kapağına, cildine bakanlar da Kuran’ı yok edecek gibi görünüyor.