Başta kanser olmak üzere birçok hastalığın teşhis ve tedavisinin olmazsa olmazlarından Gazi Üniversitesi (GÜ)’ndeki PET/MR, Sağlık Bakanlığı tarafından satın alınmamış; BAP’tan hibe alınmış.
GÜ’de Radyoloji ve Nükleer Tıp cihazlarıyla ilgili hizmet veren Samsun Anadolu Lisesi (SAL) mezunu, değerli öğrencim, Elektrik-Elektronik Mühendisi Murat Cavalı’nın verdiği bilgiye göre; Türkiye’de iki tane bulunan ve fiyatı milyonlarca ABD doları olan iki cihazdan biri GÜ Bilimsel Araştırma Projesi (BAP) kapsamında alınmış. Kamuda başka PET/MR yok, ikinci cihaz ise İstanbul’da özel bir hastanede.
İsviçre’den Asya’ya uzanan alanda hizmet verecek cihazın kazanılmasına her aşamada katkı sağlayanlara canı gönülden teşekkürler. Şanı Yüce Allah temin eden ve kullananlara sağlık, afiyet versin.
Murat bu konuda bilgilenmek isteyenlere yardıma hazır olduğunu belirtti.
Türkiye’de yol, köprü, tünel, tüp geçit için olabilir, ancak ucuz ölümlerin yaşandığı ülkede pahalı yaşam cihazına yatırım yapılmaz; yaşam için bu kadar para ödenmez. PET/MR Bakanlığın veya hayırsever işadamlarının alacağı bir cihaz değil.
OMÜ’lü değerli akademisyenlerin GÜ ile işbirliği yaparak, onların aldığı yoldan cihazı temin etmesinden başka yol yok gibi görünüyor. GÜ’de yaşanan ve yaşatılan haklı gururu OMÜ’lü akademisyenler de yaşar ve yaşatabilir. Ayet; ‘Bir insanı yaşatan tüm insanlığı yaşatmış sayılır.’
Ulaşıma %100 zam
Başkan Yılmaz,’Namazın kazası olur, zammın olmaz’ dedirtircesine; ulaşımın acil sorunları hep ‘kazaya’ bırakıldığı halde, referandum öncesi ulaşım ücretlerine zam yaptı.
Milletin aklıyla alay edercesine; Fırıncılar Odası, ekmeğin ücretini artırmak yerine gramajını düşürerek fiyatını artırmayı zam olarak görmezken, T.Özal, ’Ben seçim öncesi zam yapacak kadar enayi değilim’ demişti. Başkan Yılmaz zammı göstere göstere yaptı; en azından halkın aklıyla alay etmedi.
Samsun Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) 01.01.2014 tarihinden beri zam yapılmadığını belirterek yeni fiyat tarifesini; uzun mesafe şoför kartı 3,50, tam Samkart 2,75, indirimli Samkart 2,50, öğrenci-öğretmen Samkart 2 TL olarak açıkladı, emekli öğretmenlere tam kart uygun görüldü.
2011’in sonlarında 1,75 TL olan ücret bugün 3,5 TL, yani yaklaşık 5 yılda %100 zam yapıldı. Dolmuşa da otobüse de son 100 metrede de binseniz tam ücret ödüyorsunuz, ikisinde de indirim yok. Metre mesafe bazında en pahalı il olabiliriz.
Şehrin tüm kaldırımları araçlar tarafından işgal edilmiş, yayalar araç yolunda gitmek zorunda kalıyor, birçok sokağa değil caddeye bile itfaiye hatta ambulans giremiyor, yollar köstebek yuvası gibi, birçok yerde yollar ya su tutuyor ya da eğim virajlara ters verilmiş; tehlike saçıyor. Bu sorunların çözümü hep ‘kazaya’ bırakılıyor.
Bahçeli kınadı, ama neyi
MHP Genel Başkanı Bahçeli, Sinan Oğan'a yapılan saldırıyı değerlendirmesiyle ilgili soruya, ‘Bunu neresini değerlendireyim. Bir kişi kürsüyü yıkıyor kimseye bir şey olmuyor. Ülkücü hiçbir şeyi yarım bırakmaz’ dedi. Bahçeli, saldırıyı değil; saldırganı kınıyor, ama saldırı düzenlediği için değil; saldırıyı tamamlayamadığı için, yarım bıraktığı için kınıyor. Saldırganın MHP ile ilgisi olmadığını böyle açıklıyor. Saldırganla ilgili açıklama gibi ‘Türkiye bölgenin ağırlık noktasıdır. Türkiye kaynarsa, Berlin yanacak, kaybederse Londra kaosa yatacaktır’ açıklaması da açıklama gerektiriyor.
Bugün sadece kadınlar
Özel günlerin tüketimi teşvik ettiği ve istismar edildiği doğrudur. Bir gün önceki fiyatının birkaç katına satılan ürünler elbet de günün anlam ve önemini istismar etmektir. ‘364 gün düşünülmeyen kadın, sene bir gün düşünülerek hangi sorun çözülür’ diyenlere de katılmıyorum. Sanki Mart’ta ‘kadınlar günü’ var diye, kadın sorunları erteleniyor.
Her gün kadın hak ve sorunlarıyla ilgilenilecek, ancak 8 Mart’ta sadece kadınların sorunlarına odaklanılacak. Tabi ki bir günde sorunlar çözülmez. Sorunun varlığını kabul etmek bile önemli bir başlangıçtır. Kadınların yeni haklara sahip olmasından daha önemlisi, mevcut haklarını kullanabilmesidir. Yasa ve kitaplarda bulunduğu halde kullanılmayan hak ve özgürlüklerin bir anlam veya önemi yoktur. Mevcutlar kullanılmadan, hatta kaybedilirken, yeni hakların mücadelesi yapılmaz. Yapılsa da sonuç alınmaz. Kullanılmayan haklar ’haklı’ ölümlere neden oluyor; daha fazla hak daha fazla ölüm getiriyor.