Dolar çıktı, borsa yükseldi; sonra ikisi birden çakıldı: Vah,vah!.. Biri aldı, kar etti; diğeri battı, çok zarar etti: Tüh, tüh!.. Kim kimi kandırdı, dolandırdı, kim kime neler neler etti derken…
Soğuk bir kış günü gidecek evi, işi, yiyecek ekmeği olmayan insanların dünyasında,varsıllar yoksullara sabır telkin ediyor! Bir garipliktir gidiyor…Olan bitendenbiraz ben de sorumluymuşum gibi geliyor bana; utanma duygusunu yitirmiş olanların adına da utanıyorum…Aklıma bu ülkenin gelmiş geçmiş en saygın bakanlarından Hasan Ali Yücel’in oğlu ,şair Can Yücel`in MAL BEYANI geliyor. Dönemin açgözlü düzenbazlarına ithaf edelim:
1-Avsa adasında üç daire, dört üçgen, beş dikdörtgen
2-Gökyüzünde bi bulut
3-Bitlis'te beş minare
4-Biri yazlık, biri kışlık iki platonik sevgili
5-Büro mobilyası ve çelik kapı üreten bir fabrikanın öğle üzeri yaslanıp sigara içilen beyaz duvarı
6-Islıkla da çalınabilen dört anonim türkü
7-Palandökende bir palan, iki döken
8-Kastamonu'da üç kasto
9-Üç fay hattı
10-Bir çarşamba, iki perşembe, üç cuma
11-Dünyada mekan
12-Ahirette iman
13-Denizde kum
14-Uzayda yerçekimsizlik
15-Bi çuval gazoz kapağı
16-Bi kibrit kutusu sigara izmariti
17-On sekiz saç biti
18-Biri İngilizce 6 adet küfür
19-Yirmi tane bos naylon poş et
20-Sevenlerin kalbinde kurulmuş bir taht
21-Bi sürü saç sakal, kil, tüy, yün
22-Üç ayrı parkta üç ayrı belediyeye ait üç ayrı banka reklamlı bank
23-Bi ayakkabı çekeceği
24-İki büyük taş kütlesi
25-Bir adet ağaç gölgesi
26-Üç kuş kanadı sesi
27-Bi sürü kedi köpek
28-Bi Marmara denizi
29-Camına yaslanıp seyredilen iki piliç çevirmeci
30-Her aksam karıştırılan dört çöp bidonu
31-Çalıp çalıp kaçılan beş melodili apartman zili
32-Nakit 15 kuruş
33-Anne babadan kalma yarısı yaşanmış bi ömür...
Benden bile zenginmiş doğrusu, Aşk olsun Can babaya…