Partiye ihtiyaç duyan ve partinin ihtiyaç duyduğu adaylar olmak üzere 2 çeşit aday var. Aday olurken partiye ihtiyacı olanlar da ‘Benim partiye ihtiyacım var’ demiyor, ‘Partinin bana ihtiyacı var’ derken kerameti kendinden menkul adaylar ‘Beni kaybeden seçimi kaybeder’ diyor.
Yağmur sonrası türeyen mantarlar gibi seçim yaklaşınca varlığı bilinmeyenler bile ‘seçilebilecek sıradan’ adaylığın hakları olduğunu nüfus kayıtlarına dayanarak söyleyebiliyor. Onlar için hizmet kayıtlarının bir önemi yok, tek seçilme özelliği kendilerinde olan nüfus kaydı. Partilerin hangi çileli yollardan, hangi özverilerde bulunularak bugünlere geldiğinin de onlar için hiçbir önemi yok.
Siyasette adeta ‘Sen ne içtin?’ dedirtecek şekilde herkes kendini her yere layık görüyor. Hiç kimse bir başkasının kendisinden daha iyi olduğunu, adaylığı daha çok hak ettiğini kabul etmiyor.
Samsun BB Mustafa Demir, sağlık nedeniyle görevini bırakma olasılığını göz önünde bulunduran tüm başkanlar sırada bekliyor. Muhalefet belediyeleri bile Ak Partili belediyeler birbirine düşer, bunun için dışarıdan bir başkan istenebilir diye yedekte bekliyor.
Ak Parti’de bakanlık ve 3. dönem kuralı gereği kimin aday olacağı veya olmayacağı bugünden şekillenemiyor. Ancak Samsun milletvekilleri CHP’den Neslihan Hancıoğlu, İYİ Parti’den Bedri Yaşar ve Erhan Ustanın adaylığı kesin. MHP’nin ekran yüzü, Bahçeli’nin akademisyen çalışma grubundan Ladikli Prof Dr İlyas Topsakal’ın ilk sıradan adaylığı kesin görünüyor. Kimse vazgeçilmez değildir; ancak aday olması gereken yerine olmaması gerekenin aday olması; jaguar, Porsche garajdayken, yarışa Şahin’le girmek demektir ki kaybetmek kaçınılmaz olur.
Bazı marketlerde ‘Kaynağı belli et’ etiketi gibi; kimin aday olacağına veya olmayacağına dair kaynağı belli gerçekleşmeyen ve gerçekleşmeyecek supekülatif iddialar; ortaya atılıyor. Neymiş Bedri Yaşar Samsun’dan aday gösterilmeyecekmiş.
BEDRİ YAŞAR GELDİ, GÖRDÜ, YENDİ!
İYİ Partinin kurucular kurulunda ilklerden, birileri elini taşın altına koymamışken, elini de gövdesini de hatta başını taşın altına koyan, İYİ Parti’nin tuğlalarından değil; kolonlarından biri olan, ilk kez seçime giren partinin Samsun Milletvekili adayı olup ve kazanan Bedri Yaşar ikinci seçimde aday olmayacakmış.
Bedri Bey Samsun milletvekili olana kadar, 20 yılda tekrarlanan seçimle birlikte yaklaşık 40 kişi vekil seçildi. Samsun’un hangi sorunu meclis kürsüsünde dile getirildi, tartışıldı, bakanların gündemi oldu ve çözüldü? Samsun, sorunsuz bir şehirmiş gibi hiçbiri dile bile getirilmedi.
Samsunlunun derdine derman, derman olamadığına tercüman olan Yaşar, hükümet hükümet olunca derman olacağını kanıtlamıştır.
Yaşar’ın ilk adaylığında kendilerine ‘Siz belki de Samsun karayolunu bile kullanmamış, sadece hava sahasını kullanmış olabilirsiniz, neden Samsun’dan aday oldunuz?’ sorum üzerine ‘Her ilden aday olabilecek; bilgi, birikim, performansa sahip olduğunu, Samsun’un genel ve özel sorunlarını, kalkınma ve master planlarını; kısacası Samsun’un imkanlarını da sorunlarını da bildiğini söyledi ve özetledi. Benden tam not aldı; geldi, gördü, yendi. Kaynağı nereye ve kime dayandırılırsa dayandırılsın, aday gösterilmemesi Yaşar’ın değil; Samsun’un kaybıdır ki böyle bir şey söz konusu değildir.
Seçilir seçilmez kolları sıvadı, kimsesiz samsun’un kimsesi, sessiz Samsun’un sesi oldu. Erhan Usta da MHP’den ayrılınca Neslihan Hancıoğlu ile üçlü oluşturarak Samsun’u meclise taşıdılar. Hangi akla hizmetse ve nasıl olacaksa birileri tapulu araziye gecekondu yaparcasına onların yerine aday olmayı düşünebiliyor. Ne diyelim; deha sınırlı, hayaller sınırsızdır.