Muhammet Beşir’cilerin aksine, Besim hocanın bu maçta yaptığı gibi düşünüyorum.
Bu takımın ilk santraforuAyite olmalıdır. Form durumları belirleyicidir elbet, ama hazır bir Ayite ile Muhammet arasında sıklet farkı olduğu görülen bir gerçek.
Ayite kazanımı, gelecek haftalar adına sanıldığından daha önemli. Aynı Cheibuke’nin de kazanılması gerektiği gibi…
Besim hoca, Ayite konusunda kısa zamanda önemli bir mesafe aldı. Engin hocanın yapamadığı bir şeydi üstelik. Hem hoca adına hem de Samsunspor adına önemli bir referans bu.
Aynı başarıyı Cheibuke konusunda da göstermesi, Besim hocaya yeni bir sınıf atlatacaktır.
Zira kalite ve kadro derinliği için önümüzdeki haftalarda buna çok ihtiyaç olacak. ,
Oyunun kendisine, Ayite’yi ikna ettiğini gördük hocanın; ama yetmez. Cheibuke’yi de ikna etmeli.
Edebilirse eğer, kendisine şüphe ile bakanlara karşı, eli daha da güçlenir.
ALKIŞLIK
Defansın göbeğine dair haklı bir endişe oluştu ara transfer sonrası…Abdulkerim ve Hasan’ın gitmelerinin ardından, takımın yumuşak karnı olarak görülebilecek bölge, stoper bölgesi olduğu için.
Orijini stoper olan tek oyuncu kalmıştı elde; Ercan…
O bile, altyapı kariyerinin nerede ise tamamını ön liberoda geçirmiş bir isimdi. O Ercan, çakma stoperErkam ve bir başka çakma Çağrı ile gelindi bu günlere.
Yumuşak karın olmak bir yana, an itibarı ile takımın direnç noktasına dönüştü bu bölge.
Olağanüstü efor, ciddiyet, iş ahlakı ve konsantrasyon ile tabii…
Aferin Ercan’a… Aferin Erkam’a… Çağrı’ya da…
İyi iş çıkardılar bu ana kadar
Her iki kanat beklerinin yardımlarını da gözardıetme yanlışına düşmeden elbet.
AMAN DİKKAT
İki maça sığan 4 puan içeride de olsa bir başarı. Rize ve Elazığ’ın, bu depresif süreçte oynanabilecek en zorlu rakipler arasında olduğunu unutmazsak eğer…
Ama yanıltmasın…
Tehlike halen kapıda...
Sadece bir soluk alındı.
Hele Elazığ galibiyetinin anlam kazanmasının yolu, Gaziantep deplasmanında alınabilecek 3 puandan geçiyor.
Kolay gibi gözükebilir.
Görece kolay da!
Düşmüş ve kadro kalitesi son derece yetersiz ve sınırlı bir rakip Gaziantep.
Ama örnekleri çok: Futbol kolaycılığı sevmez!
Rehavete prim vermez!
1 puanın bile belki ikili averajla ligde kalacak takımı belirleyeceği bir ligde, bu maç hiçbir maçtan önemsiz değil.
Dikkati ve ciddiyeti elden bırakma yanlışına düşmemeli kimse.
Sonranda, ah’larvah’lar para etmez!
SONRASI DA VAR
Güven veren yanı var kayyım gurubunun. Samimi ve içten… Camianın aradığı şeylerden biri de bu olsa gerek.
Başta Sayın Vali ve gurubu, kulüp tarihinde hep sevgi ve saygıyla anılacaktır bu nedenle.
Hem de istenmeyen senaryo gerçekleşip, sezon kötü bitse de!
İyi güzel de…
Şehir tembelleşmemeli yine de…
Bu görevi hep yapmayacak kayyım çünkü.
İşin ne ekonomisi ne de mesaisi buna müsaade etmez.
İşin doğrusu da!
Yeni bir organizasyon ısınmalı bir yandan. Bayrağı devralmak için hazırlıklı olmalı.
Yoksa bir yere kadar, yalancı bir bahar bu.
Bilakis Sayın Başkan söylemedi mi bunu? Dikkat çekmedi mi bu konuya?
Sorunlar öteleniyor, günlük yaşayış sağlanıyor sadece bu süreçte.
Nihai sonuçlar için… Sürdürülebilir organizasyonlara ihtiyaç var.
Unutmayalım: Tembellik ve kolaycılık kaybettirir.
Bugün değilse bile; yarın…