Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Samsun İl başkanlığı seçiminin siyasi spazma dönüşmemesi için liyakat esas alınmalıdır. MHP’ de yapılanma ‘Lider, Doktrin ve Teşkilat’ temeline dayanır. (Cumhuriyetin vazgeçilmez unsurları yasama, yürütme ve yargı gibi). Sacayağı (üçayak) sisteminde ayakların olması kadar, ayakların boyu ve birbirine karşı konumları önemlidir. Aksi durumda sacayağı ayakta durmadığı gibi, böyle bir sistem de başarılı olmaz.
Beyin dış tehditlere karşı kendini koyabilmek için kirpinin kapandığı gibi kapanır. Tehdit geçince eski konumuna gelir. Ancak bazı durumlarda bu kapanma kapanış amacını aşar; beyne kan gitmesini de engeller ve bir daha açılamaz. Spazm sonucu, beyin kansız kalarak, beyin ölümü gerçekleşir, hasta kaybedilir.
Teşkilatta da aynı durum siyasi spazm olarak gerçekleşir. Yöneticiler, tüm beceri ve enerjisini iç rekabete harcar ve içine kapanır. Yönetim ve yöneticilik anlayışında; delegesinden yönetim kuruluna kadar, liyakat değil; sadakat esas alınır. Böylece iç rekabete dayanıklı, ama dış rekabete dayanıksız, misyon ve vizyonsuz bir yapılanmaya gidilir.
Teşkilat içe kapandığı ve fonksiyonlarını yerine getiremediği için, bilgi akışı kesilir. Fırsat ve tehditlerden haberdar olunamadığı için fırsatlardan yararlanılamaz, tehditlere karşı önlem alınamaz. Teşkilat, siyasi spazm sonucu fonksiyonlarını kaybeder, işlev görmez hale gelir. Teşkilatta beyin ölümü gerçekleşir.
Teşkilat, kalbin dünyayı üç defa çevreleyecek uzunluktaki kılcal damarlara temiz kanı gönderip, kirli kanı topladığı gibi; bilgileri tüm üyelere ve vatandaşa gönderip, onların bilgi, istek ve önerilerini alabilmelidir. Bildiğini herkese ulaştırabilen başkan, aynı zamanda herkesin bilgisine de ulaşır. Tıkalı damarın stent veya paralel damarla aşıldığı gibi; bilgi akışının da kesilmesine karşı başkan önlem alır.
Yapay sükunet tehlikeleri,
yapay başarı başarısızlıkları barındırır.
Liyakat esasına göre oluşturulmayan ekip, iç veya dış bükey ayna gibi; büyüğü küçük, küçüğü büyük… gösterir, düz ayna gibi; olduğu gibi göstermez. . Kusurlarını göremeyenler, onları düzeltemezler. Görülen kusurlar düzeltilerek, görünmez felaketler engellenir, düzeltilmezse görünmez felaketler doğar..
Korsanlar, deniz fenerini bulunduğu yerden içeriye çekerler. Karanlık gecelerde ve sisli havalarda kaptanlar fenere göre kıyıya yanaşır. Ancak fener yerinde değil de içerde olduğu için kaptanlar değişse de gemiler kayalara çarpar, yolcuları ölür, malları yağmalanır. Aynı şeyler yapılarak farklı sonuç alınmaz.
Güvenli geçiş için fenerin yerinde olması gerekir. Arzu edilen sonuçların alınması için de teşkilat yöneticilerinin doğru seçilmesi; iç ve dış rekabete dayanıklı, ehliyetli olmasına özen gösterilmeli.