Cumhurbaşkanı/AkParti Gen Bşk Erdoğan Anıtkabir defterine ‘Aziz Atatürk. Ebediyete irtihalinizin 84’üncü yıldönümünde Zat-ı Alinizi, kahraman silah arkadaşlarını ve canları pahasına istiklalimize sahip çıkan aziz şehitlerimizi bir kez daha rahmetle yad ediyoruz. ‘En büyük eserim’ dediğiniz Türkiye Cumhuriyeti’ni 85 milyon olarak ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyonuyla geleceğe daha güçlü, daha itibarlı bir şekilde hazırlıyoruz.’ yazdı.
Son yıllarda artan Atatürk düşmanlığının yarattığı tepki, Atatürk’e sevgi seline dönüştü, Anıtkabir’e aktı. HDP dışındaki tüm siyasi partiler ve bakanlar anma törenine katıldı. Atatürk’ü sevmek yasal bir zorunluluk değil; vicdani bir sorumluluktur. Spor kulüpleri, o medya bu medya ayrımı yapılmaksızın; iktidarıyla, muhalefetiyle tüm TV’ler, sivil kuruluşlar Atatürk’e yaraşır, milletçe gurur duyabileceğimiz anma programları yaptı. 1938’den beri yapılanların en coşkulusu, en anlamlısıydı denilebilir.
Kötünün iyisi (ehveni şer) olarak Amerikan Mandası olmayı teklif edenlere Atatürk, ‘Kötünün iyisi aslında kötünün en kötüsüdür.’ Diyerek İstiklal Savaşı’nı başlattı.
Yıkılan Osmanlı’yı küllerinden yeni Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Atatürk için Batılılar, Osmanlı hastaydı! 1.Dünya Savaşı’na dayanamadı öldü. Bir adam paramparça olmuş Osmanlı bakiyesinden, yapay bir millet yarattı, o adamın adı Mustafa Kemal Atatürk’tü. İç Anadolu bölgesine kadar her tarafı işgal edilmiş vatan topraklarını işgalden kurtarıp, TC Devleti’ni kurdu, komşu ülkelere de dünyaya da kabul ettirdi.
Atatürk İstiklal Savaşı’ndan sonra bölgesinde lider batıda Yunanistan ve Bulgaristan’ı da içine alan Balkan ve doğuda Sadabat Paktı’nı ve CENTO’yu kurdu; Atatürk bu organizasyonların lideri olurken, TC Devleti de lider ülke oldu. Bu ülkelerin yöneticileri uluslar arası bir karar almadan önce kabul edilip edilmeyeceğini hep Atatürk’e sordu.
Hatırlatmamda yarar var; TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Ak Parti Anayasa Komisyonu Başkanıyken, kendilerine sormuştum: Anayasa'daki ‘Türk vatandaşı’ ifadesi tamamen ortadan kaldırılacak, yerine ‘vatandaş’ konulacak, ama buna rağmen ‘üniter yapı korunacak’ diyorsunuz, - Milletsiz üniteryapı nasıl korunacak?
- Anayasa'nın 2. maddesinde yer alan ‘ideolojik ifadelerin çıkartılmasından yana olduklarını’ vurgulayarak, ‘ilk dört madde’ konusunu da tartışmaya açacaklarının işaretini vermişti. Anayasa'nın ilk 4 Maddesi’ni kurucu meclis değil, ancak Kurucu Devlet; Devleti kuranlar değiştirebilir.
Eğer bir gün Anayasa’nın değiştirilmesi teklif edilemez maddeleri değiştirilirse, bilin ki T.C. Devleti yıkılmıştır, siz fark etseniz de yıkılmıştır, fark etmezseniz de yıkılmıştır.
Osmanlı Devleti’ni 2,5 milyon km kareden, İç Anadolu Bölgesine kadar küçülten emperyalistlere karşı Kurtuluş Savaşı’nı kazanan meclisin milletvekilleriyle ‘Biz her şeyimizi genel başkanımıza borçluyuz. O olmasa biz bir hiçiz’ diyen milletvekilleri bir olabilir mi?
‘Anayasaya Devletin Dini İslam’dır’ yazdırmak, Laikliği Anayasa’dan çıkarmaktır. Anayasada İslam yazılınca şu ana kadar İslam olmayanlar İslam mı olacaklar? Hayır, İslam olmak Anayasasında İslam yazılmakla değil; Şanı Yüce Allah’ın emirlerini yerine getirmek, yasaklarından kaçınmakla olur. Kaldı ki Hz Ali ‘Devletin dini nedir?’ sorusuna ‘İslam’dır’ demedi, ‘Adalettir’ dedi. Selçuklu Veziri ve Devlet Adamı Nizmülmülk ‘İnançsız yaşanır ancak adaletsiz yaşanmaz’ diyor.
Paylaşılması gereken milli geliri paylaşmayanlar egemenliği paylaşmaya kalkıyor. Egemenlik milletindir; egemenlik ayrı ayrı vatandaşların olamaz: Egemenlik, milli gelir gibi paylaşılamaz.
Harika tespitler.Arşivlenmesi gereken bir yazı olmuş Mehmet Bey.Kaleminize sağlık...