İYİ Parti Gen Bşk Meral Akşener konuyla ilgili açıklama yapan diğer siyasetçilerden farklı olarak ‘Adaylık Sayın Kılıçdaroğlu'nun elbette hakkıdır, elbette saygı duyulması gereken bir durumdur. Ben CHP'nin, yani ana muhalefet partisinin genel başkanının cumhurbaşkanı adaylığına dair arkadaşlarının böyle bir tutumunun ve talebinin olmasını saygıyla karşılarım’ demişti. Yani; bu onların görüşüdür.
İYİ Parti Ankara Milletvekili İbrahim Halil Oral, Kılıçdaroğlu'nun seçmenin çoğunluğunun oyunu alamayacağını kendi gerekçeleriyle ileri sürerek adaylığa karşı çıktı. Yüksek sele düşündü, başkalarının karnından konuştuğunu o doğrudan söyledi.
Gelecek Partisi (GP) Gen Bşk Yrd Feramuz Üstün, Altı muhalefet partisinin kararı ile CHP Gen Bşk Kılıçdaroğlu'nun aday olması durumunda, kimsenin itiraz etmeyeceğini, problem olmayacağını söyledi. DP Gen Bşk Gültekin Uysal da Üstün gibi ‘Masada hiçbir problem olacağını düşünmüyorum’ demiş, desteklemişti.
Kılıçdaroğlu adaylığını açıklamadan onun adına adaylığını açıklayan; baskına giden timden birinin erken ateş ederek baskını haber vermesi gibi; ister CHP’de ister ‘6’lı Masa’da olsun ya AkPartilidir ya da güdümündedir.
Cumhurbaşkanının seçileceği yer ‘6’lı Masa’ değil sandıktır. Kazanmak için sadece 6’lı Masa değil; sandık da hesap edilmelidir. Aday olmadan, seçilmeden kimse cumhurbaşkanı olamayacağına göre; adayın iyi ve becerikli olmasından önce seçilmesi gerekir. ‘İyi olan zaten seçilir’ mi diyorsunuz. Sadece iyi olmak değil; iyi olduğunun bilinmesi de gerekir.
Aday gösterilmeyen veya seçilmeyen kişinin iyiliğinin bir önemi yoktur. Saç ayağı üç ayak varsa ayakta durur. Aday olacak, seçilecek, liyakatli olacak, ama önce seçilecek. Başka yerde liyakat seçilmek için ilk şart olsa da Türkiye’de ilk şart seçilmektir.
Anekdot 1: Adam kendini buğday zannediyor ve tavuklardan korkuyormuş. Tavuktan kaçarak nefes nefese doktorun muayenehanesine koşan adamı, doktor buğday olmadığına, tavuklardan korkmaması gerektiğine ikna etmiş, göndermiş ki adam telaşla geri dönmüş, doktora kapıda tavuk olduğunu söylemiş. Kendisinin buğday olmadığını bildiğini, ancak tavuğun bildiğinden emin olmadığını söylemiş.
Kılıçdaroğlu veya herhangi bir adayın iyi olması kadar hatta iyi olduğunun seçmen kitle tarafından bilinmesi daha önemlidir. Her ülke az veya çok bir şey üretir, ancak tek mesele üretmek değil pazarlamak; alıcıya ulaşmak da gerekir.
Anekdot 2: Ömrünü eşine adayan adamın karısının açtığı boşanma davasında hakim, adama ‘Eşinin iddia ettiği gibi onu hiç mi sevmedin?’ deyince her yaptığını, onun iyiliği için yaptığını gerekçeleriyle anlatan ve ‘Onu ne kadar sevdiğimi Allah (CC) biliyor’ der adam. Kadın, birçok şeyi yanlış anladığını ve yorumladığını anlar, gözleri dolar, ama yine de eşine ‘Bunu benim de bilmem gerekmez miydi?’ demekten kendini alamaz. Demem odur ki iyi olmak yetmez iyi olduğunuzu bilmeniz gerekenlerin bilmesini de sağlamalısınız. Geciken adalet, adalet olmadığı gibi bilinmeyen gerçek de gerçek değildir.